Yıl 2016

 

 

 

Yıldızların kalbinin Adana’da attığı bir dönemi geride bıraktığımız şu günlerde, film festivalinin yankılarının devam etmesi bizleri mutlu etmeye yetiyor. Kısa bir süre içerisinde ortaya çıkarılan çok kapsamlı bir etkinlik programı, başta festival koordinatörümüz Candan Yaygın olmak üzere büyük bir ekip tarafından ortaya çıkarılmıştır. En ince ayrıntının üzerinde bile günlerce çalışıldığını bilen birisi olarak bilgi birikimini bu iş için ortaya çıkaran bu ekip, kent için çok önemli işlere imzasını atmaya devam etmektedir. Candan Hanım’ın fedakarlıkla, gecesini gündüzüne katarak çalışması bu festivalin sağlam bir omurga üzerinde durmasını sağlamaktadır. Ayrıca festivalde izlenilen filmleri de bizlerle buluşturan sinema programları koordinatörü Kadir Beycioğlu ile yardımcısı Ceren Yazıcıoğlu’nun üstün performansı ile seyirlik bir program ortaya çıkıyor. Festival danışmanlarımızın katkısı ile de daha bir renklenen film yelpazesi, her yıl olduğu gibi bu yıl da izleyiciyle kucaklaşmış oldu.

 

 

Yazımın bir tarihsel gelişimi olmasından dolayı sizlere, öncelikle festivalin adının neden Adana Film Festivali olarak değiştirildiğini açıklamak istiyorum. Büyükşehir Belediye Başkanımız Hüseyin Sözlü, hemşehrilerinin sinemaya olan ilgisinde değinerek film festivalinin öneminden bahsetti. Sinemanın yetiştirdiği birçok değerin Adana’dan çıkması ve bu kentin sinemaya olan vefa borcundan dolayı isminin Adana Film Festivali olarak değiştirilmesinin gerektiğini, fakat ödül heykelciğinin Altın Koza olarak anılmaya devam etmesi gerektiğini belirtti. Böylelikle kentin ismi ile anılan film festivallerine Adana’da katılmış oldu derken adının tekrar değiştirilerek Altın Koza olduğunu öğrendim.

 

 

 

 

Festivalin başlamasına çok az bir zaman kala Adana’nın yetiştirdiği sinemacılardan olan Mahmut Hekimoğlu’nun vefatı bizleri derinden üzmüşken; Tarık Akan’ın da aramızdan ayrılması acımızı ikiye katlamıştır.

Bunun üzerine festival yönetimi bir karar alarak Ulusal Uzun Metraj Film Yarışması En İyi Erkek Oyuncu Ödülü’nü bu yıl Tarık Akan’a atfetti. Ayrıca festival kapsamında Akan’ın rol aldığı “Hababam Sınıfı”, “Canım Kardeşim”, “Bizim Aile” ve “Eylül Fırtınası” filmlerinin gösterimleri de gerçekleştirilerek usta anılmış oldu. Burçak Evren tarafından ise Tarık Akan Sineması üzerine bir kitap hazırlandı. 

 

Festival kapsamında her yıl olduğu gibi, Ulusal Uzun Metraj Film Yarışması, Ulusal Öğrenci Filmleri Yarışması, Akdeniz Ülkeleri Kısa Film Yarışması ve ‘Adana’ Konulu Senaryo Yarışması düzenlendi. Ulusal Uzun Metraj Film Yarışmasına 55 filmin başvurmuş olması, bana göre festivallerin sinemaya yön vermiş olduğunun bir göstergesidir.

Yarışmaya değer on iki filmden 6'sı dünya prömiyerini, 3'ü ise Türkiye prömiyerini Adana'da yaptı. Beş film ise, yönetmenlerinin ilk filmi olarak dikkatleri üzerine çekmeyi başardı.

 

Festival kapsamında her yıl verilen Onur Ödülleri ise bu yıl, Türk tiyatrosuna verdiği emekler kadar, beyazperdede hayat verdiği unutulmaz karakterlerden de tanıdığımız Ayla Algan,  Yeşilçam'ın unutulmaz oyuncularından Murat Soydan ile sinemamıza ilham veren birçok öykünün yanı sıra, unutulmaz pek çok filmin senaryosunu da kaleme alan Osman Şahin'e verildi. 

Aynı zamanda festival Ayla Algan, Osman Şahin ve Murat Soydan'ın filmlerinden oluşan bir seçki hazırlayarak izleyiciyle buluşturuldu. Her yıl olduğu gibi bu yıl da onur ödülü alan isimler için, sinema yazarı Burçak Evren festival yayını olarak bir kitap hazırladı.

 

Sinema ve sanat dünyasının önemli isimlerinin yer aldığı jüride, jüri başkanlığını ünlü yönetmen ve senaryo yazarı Tayfun Pirselimoğlu yaptı. Ayrıca jüride yönetmen Emin Alper, görüntü yönetmeni Türksoy Gölebeyi ve oyuncular Hatice Aslan ile Muhammet Uzuner yer aldı. Yarışan filmler şunlardı;

 

Ağustos Böcekleri ve Karıncalar - Erhan Tuncer

Albüm - Mehmet Can Mertoğlu

Babamın Kanatları - Kıvanç Sezer 

Bana Git De - Handan Öztürk

Dar Elbise - Hiner Saleem

Geçmiş - Çağdaş Çağrı

İftarlık Gazoz - Yüksel Aksu

Koca Dünya - Reha Erdem

Mehmet Salih - Güven Beklen

Nadide Hayat - Çağan Irmak

Rüya - Derviş Zaim

Tarla - Cemil Ağacıkoğlu

 

 

En İyi Film: Koca Dünya (Yapımcı: Ömer Atay, Yönetmen: Reha Erdem)

Adana İzleyici Ödülü: İftarlık Gazoz (Yapımcı: Yüksel Aksu-Elif Dağdeviren-Muzaffer Yıldırım, Yönetmen: Yüksel Aksu)

Yılmaz Güney Ödülü: Babamın Kanatları (Yapımcı: Soner Alper, Yönetmen: Kıvanç Sezer)

En İyi Yönetmen: Mehmet Can Mertoğlu (Albüm)

En İyi Senaryo: Mehmet Can Mertoğlu (Albüm)

Jüri Özel Ödülü: Tarla (Yapımcı: Taha Altaylı-Sezgi Üstün San, Yönetmen: Cemil Ağacıkoğlu)

En İyi Kadın Oyuncu: Gizem Erdem (Rüya)

En İyi Erkek Oyuncu: Menderes Samancılar (Babamın Kanatları)

En İyi Müzik: Bajar (Babamın Kanatları)

En İyi Görüntü Yönetmeni: Florent Herry (Koca Dünya)

En İyi Sanat Yönetmeni: Meral Efe -Yunus Emre Yurtseven (Albüm)

En İyi Kurgu: Umut Sakallıoğlu (Babamın Kanatları)

Yardımcı Rolde En İyi Kadın Oyuncu: Kübra Kip (Babamın Kanatları)

Yardımcı Rolde En İyi Erkek Oyuncu: Musap Ekici (Babamın Kanatları)

Türkan Şoray Umut Genç Veren Kadın Oyuncu: Ecem Uzun (Koca Dünya)

Umut Veren Genç Erkek Oyuncu: Ilgaz Kocatürk (Tarla)

Siyad En İyi Film Ödülü: Babamın Kanatları

Film-Yön En İyi Yönetmen Ödülü: Reha Erdem (Koca Dünya)

 

Jürinin verdiği karara göre en iyi film ödülü Koca Dünya filmine, Yılmaz Güney Özel Ödülü ise “Babamın Kanatları” filmine verildi. Babamın Kanatları filmindeki başarısından dolayı hemşehrimiz Menderes Samancılar en iyi erkek oyuncu ödülünü aldı. Babamın Kanatları filmi, yönetmeninin ilk uzun metraj denemesi olmasına rağmen filmin birçok ödül alması, Türk sinemasının lokomotifi olarak gençlerin sinemada etkin olarak kendilerini göstermeye başladıklarının bir göstergesi olmuştur.

 

Yüksel Aksu’nun yönetmenliğinde, başrolünü Cem Yılmaz’ın üstlendiği “İftarlık Gazoz” filmi Adana İzleyici Ödülü kazandı. Ödülü almak için sahneye filminin oyuncu kadrosu ile çıkan Yüksel Aksu ödülü Büyükşehir Belediye Başkanı Hüseyin Sözlü’nün elinden aldı. Daha sonra sözü filmin yapımcısı Antalya Film Festivali koordinatörü Elif Dağdeviren alarak Adanalı izleyicisine teşekkür etti. Cem Yılmaz ise yaptığı esprilerle geceye renk kattı.

 

Kuşkusuz kısa film, uzun metraja göre daha zor. Anlatacağı konuyu daha kısa bir sürede öyle bir etki ile anlatmalı ki izleyicide derin izler bırakabilsin. İyi yönetmenlerin hayat hikayelerini araştırdığınız zaman uzun metraj denemesinden önce çok sayıda kısa film çektiklerini görürsünüz. Yeni sinemacıların yetişmesi amacıyla festival bünyesinde her yıl olduğu gibi bu yıl da “Öğrenci Filmleri Yarışması” ve “Akdeniz Ülkeleri Uluslararası Kısa Film Yarışması” düzenlendi. Bu bölümle kısa film duayenlerinden Hilmi Etikan ile Yıldız Etikan ilgilenmekteydi. 

 

 

 

“Ulusal Öğrenci Filmleri Yarışması” bu yıl da dört dalda (kurmaca, canlandırma, deneysel, belgesel) gerçekleştirildi. Yönetmen Belma Baş, yapımcı ve senarist Haşmet Topaloğlu, belgesel film yönetmeni Ender Yeşildağ’ın ön değerlendirmeyi yaptığı yarışmanın ana jürisi, kurgu yönetmeni Ali Aga, yönetmen Çağıl Nurhak Aydoğdu Kılıç, sinema yazarı Fırat Sayıcı, akademisyen Prof. Dr. Zakir Avşar ve oyuncu Selen Domaç’tan oluştu. 

 

En İyi Kurmaca Film: 7 Santimetre (Yönetmen: Metehan Şereflioğlu -Dokuz Eylül Üniversitesi)

En İyi Belgesel Film: Müsahip (Yönetmen: İbrahim Aybek ve Eren Bektaş – Selçuk Üniversitesi)

En İyi Canlandırma Film: Nefretin Üvey Evlatlarıyız (Yönetmen: Metin Vatansever - Anadolu Üniversitesi)

En İyi Deneysel Film: Kes-me  (Yönetmen: Aysu Uğur - Gazi Üniversitesi)

Kurmaca Jüri Özel Ödülü: En Yeni Gerçekçilik (Yönetmen: Mehmet Ali Sevimli - Selçuk Üniversitesi)

Belgesel Jüri Özel Ödülü: Baba Usta- Mezar İşleri Yapılır (Yönetmen: Abdurrahman Baştuğ ve Özgün Kabakçıoğlu - Bahçeşehir Üniversitesi)

 

Amacı, yerli ve yabancı kısa film yönetmenlerine festival kapsamında yer vermek, onların ürünlerini seyirciyle buluşturmak ve ödüllendirmek olan yarışmada filmler yine, kurmaca, canlandırma, belgesel ve deneysel dallarında değerlendirildi. Fransa, İtalya, Portekiz, Tunus, Cezayir, Mısır, İspanya, Hırvatistan, Malta, Fas, Suriye, Yunanistan, Slovenya, Bosna - Hersek, Makedonya - Kosova, Lübnan, İsrail, Arnavutluk, Filistin, Libya, Sırbistan, Ürdün, Karadağ, Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti gibi Akdeniz ülkelerinin yanı sıra, ülkemizden de pek çok kısa film yönetmeninin ilgi gösterdiği yarışmada, filmler, jüri üyeleri yapımcı Ali Akdeniz, belgesel film yönetmeni Nurdan Arca, festival programcısı Karen Cirillo, film eleştirmeni Michel Demopoulos ve oyuncu Wilma Elles tarafından değerlendirildi. Bu yılki “Akdeniz Ülkeleri Uluslararası Kısa Film Yarışması”nın ödül dağılımı ise şöyle gerçekleşti:

 

En İyi Kurmaca Film Ödülü: The Silence (Sessizlik) (Yönetmen: Ali Asgari ve Famoosh Samadi -Fransa-İtalya)

En İyi Canlandırma Film Ödülü: Ghost Town (Hayalet Şehir) (Yönetmen: Marko Djeska - Hırvatistan)

En İyi Deneysel (Özgün Anlatım) Film Ödülü: Blood Brothers (Kan Kardeşler) (Yönetmen: Marco Espirito ve Santo Miguel  Coimbra- Portekiz)

En İyi Belgesel Film Ödülü: Fatima (Fatima) (Yönetmen: Nina Khada - Fransa)

Kurmaca Film Jüri Özel Ödülü: Daughter Of The Bride (Gelinin Kızı) (Yönetmen: Tamar Rudoy -İsrail)

Deneysel (Özgün Anlatım) Film Jüri Özel Ödülü: The Asfalt (Asfalt) (Yönetmen: Süleyman Demirel - Türkiye)

Canlandırma  Film Jüri Özel Ödülü: Noevus (Noevus) (Yönetmen: Samuel Yal - Fransa)

 

Bereketli topraklarda yetişen isimlerden feyz alınarak yeni Yaşar Kemallerin, Orhan Kemallerin, Muzaffer İzgülerin ortaya çıkması için düzenlenen Adana Konulu Uzun Metraj Senaryo Yarışması’nın bu yıl ikincisi gerçekleştirildi. Yarışmaya 62 eser başvurdu. Koordinatörlüğünü festival danışmanımız Aslı Selçuk’un üstlendiği yarışmada bendeniz de koordinatör yardımcısı olarak görev aldım.

 

 

Senaryo yarışmasının jürisinde, yazar yönetmen ve senarist Füruzan jüri başkanı olarak görev yaparken, jürinin diğer üyeleri yönetmen, yapımcı ve senarist Biket İlhan, araştırmacı yazar ve Orhan Kemal Müzesi kurucusu, yazar Işık Öğütçü, psikolog ve yazar Jülide Sevim ile yönetmen Mahmut Fazıl Coşkun'dan oluştu.

İdealist bir öğretmenin çabalarını, çocuk kahramanlarıyla, sevgi ve dayanışma temalarını başarılı bir şekilde yansıttığı için Onur Dur’ın yazdığı Tabana Kuvvet adlı senaryoya Orhan Kemal Birincilik Ödülü oy birliği ile verilmiştir.

 

Eğitim sorununu çarpıcı bir çözüme kavuşturan (Camera Obscura yoluyla) bir öğretmenin yaşadığı kente ait sorumluluk duygusunu genç öğrencileriyle paylaşmasını yansıtan Fadim Koçak ile Nuri Gürdil’in yazdığı İğne Deliği adlı senaryoya oy çokluğuyla Yaşar Kemal İkincilik Ödülü verilmiştir.

 

Belli bir dönemin politik ilişkilerini, çevresindeki insanların onun saflığını kullanmaları sonucu başkahraman Nusret’in tüm olayların yansıtıcısı oluşuyla beklenilmez yükselişini anlatan, günümüze göndermeler yapan Atay Sözer’in yazdığı Allah’ın Adamı adlı senaryoya Muzaffer İzgü Üçüncülük Ödülü verilmiştir.

 

Türk sinema tarihinin en önemli yönetmenlerinden biri olan Ömer Lütfi Akad'ın, ülkemizdeki göç, kentleşme ve kadın sorunlarını ele aldığı unutulmaz üçlemesi "Gelin" (1973), "Düğün" (1974) ve "Diyet" (1975) festival kapsamında izleyiciyle bir kez daha buluştu.

 

Sosyal sorumluluk projesi kapsamında, her yıl gerçekleştirdiği bölüm nedeniyle “ENGELSİZ FESTİVAL” unvanını alan Uluslararası Adana Film Festivali ekibi olarak, bu yıl da geleneğini bozmayarak, engelli vatandaşlarımız için özel bir gösterim programı hazırladık. Bu etkinliğin koordinatörlüğünü bendenizin üstlendiği gösterimde sesli betimleme sistemi ile özel olarak hazırlanan filmler Büyükşehir Belediye Tiyatro Salonu'nda izleyici ile buluştu.

 

Festival kapsamında her yıl olduğu gibi, bu yıl da sanatseverlerin ilgisini çekecek bir söyleşi programı hazırlandı. 

“Yaşar Kemal: Çukurova'dan Dünya'ya Açılan Pencere" adı ile hazırlanan programın yöneticisi, yazar Yekta Kopan üstendi.  

Yaşar Kemal’in hayat arkadaşı Ayşe Semiha Baban Hanımefendi’nin izleyici olarak katıldığı panelde konuşmacı olarak yazar - yapımcı Nebil Özgentürk, yapımcı Arif Keskiner, yazar Osman Şahin ve oyuncu Menderes Samancılar katıldı.  

Söyleşi öncesinde, yönetmenliğini Nebil Özgentürk'ün yaptığı 'Türkiye'nin Evrensel Yazarı: Yaşar Kemal' isimli belgesel izlenildi. Belgeselden sonra Ayşe Hanım, Yaşar Kemal’in yıllar önce bir panelinde okuduğu yazıyı okuyarak izleyicilere hoş geldiniz konuşması yaptı. 

Ve böylelikle bir festivalin daha sonuna gelinmiş oldu. 24. Adana Film Festivali’nde buluşuncaya kadar yazı serisinin devamı olan 6. Altın Koza Film Festivali yazım için bir sonraki sayıda görüşmek üzere,

Dostlukla…