Ajansın İçinden (Sayı 15)

Ne çok ÅŸey oldu geçtiÄŸimiz bu iki ay içerisinde. Öyle ya da böyle içerisinde buluverdik kendimizi olayların. Özellikle Adana, ilk günlerden itibaren en yoÄŸun yaÅŸanan Anadolu kentlerinden birisiydi. Tarafsızca olan biteni izlemek imkansızdı. Bir anda ve organize olmadan baÅŸladı gezi olayları. Ve ertesi gün Adana'da hissedildi etkisi. 31 Mayıs'ın Cuma gününe denk gelmesi daha doÄŸrusu ertesi günün cumartesi gününe denk gelmesi ayrı bir hız kazandırdı olaylara. Ne olduÄŸunu anlayamadan aynı günün akÅŸamı Toma ve Biber Gazı ile tanıştı Adanalı. Hem de kentin göbeÄŸinde...

 

Yayın Kurulumuz içinde merak edenler oldu ''Acaba derginin bu sayısında Gezi Olayları ile ilgili bir yazarsak derginin konseptini bozmuÅŸ olur muyuz?'' diye. Ne de olsa AltınÅŸehir Adana dergisi bugüne kadar her türlü siyasi olaydan olabildiÄŸince uzak durmaya çalışmış, hatta pozitif ayrımcılık da diyebileceÄŸimiz ÅŸekilde, bu kadar 'boÅŸ'luÄŸa raÄŸmen bardağın hep dolu tarafını göstermeyi kendine misyon olarak seçmiÅŸti. Nasıl ki kentin sorunları ile ilgili bir konu iÅŸlerken kentin yetkilileri ile ropörtaj yapmadan konunun hakkını vermiÅŸ olmazsın, aynı ÅŸekilde kentliyi doÄŸrudan ilgilendiren kentin tam ortasında yaÅŸanan bu olaylara deÄŸinmeden de misyonunu tamamlayamazdın.

 

Zaten bardağın dolu tarafını oluÅŸturduÄŸuna inandığım bu geliÅŸmeler, bir baÅŸka gerçeÄŸi de gözler önüne serdi. Ä°nsanların artık alışkanlıkları deÄŸiÅŸiyordu. Bu olaylar, bu deÄŸiÅŸimi belki de hızlandırdı. Artık insanların geleneksel medyaya bakışının deÄŸiÅŸtiÄŸini her ortamda farkedebiliyoruz. Ä°nsanlar, artık, kendileri medyanın bir parçası. Hatta kendilerinin oluÅŸturdukları haber akışlarına ve bilgi kaynaklarına daha çok itimat ediyorlar. Ä°nsanlar artık verilene deÄŸil, kendi araÅŸtırıp bulduklarına inanıyorlar. Haberin kendilerine gelmesini beklemiyor, kendileri habere gidiyorlar. Elinden mobil cihazları düÅŸürmeyip, her gece üçlere beÅŸlere kadar bilgisayar başından kalkmayanlar, artık ülkenin gündemini belirliyorlar. Zaten takip etmedikleri geleneksel medyaya ise güven giderek azalıyor.

 

Bir nesil sonra her ÅŸeyin daha farklı olacağına inanıyorum artık. Giderek artan eÄŸitim seviyesi ve geliÅŸen teknolojinin birleÅŸmesi ile geleneksel olan bir çok eskimiÅŸ ÅŸeyin deÄŸiÅŸeceÄŸine inanıyorum. Geleneksel medya gibi geleneksel siyasetin de deÄŸiÅŸtiÄŸi gün çok daha güzel günler göreceÄŸimize inanıyorum. Kent kültürünün ta kendisini oluÅŸturan parklar, meydanlar, anıtlar kentli tarafından daha bir sahiplenilince anlam kazanıyor her ÅŸey. Son günlerde Atatürk Parkı'na düÅŸtü mü hiç yolunuz. Sizce de artık daha bir parka benziyor mu? Adana'nın bir meydanı yok diye konu iÅŸlediÄŸimizi hatırlıyorum geçen sayılarda. Meydanı olan kentlerin bile meydanlarını kullanamadığı ÅŸu günlerde, ruhu olan kentlinin, kendi meydanını kendi yarattığı bir dönemden geçtik. Ve kent kültürünün ne demek olduÄŸunu daha bir iyi anladığımıza inanıyorum artık...

 

Kent kültürüne ufak bir katkı yaptığını düÅŸündüÄŸümüz bu derginin hayat bulmasında rol alan Interkey ekibine; fikirleri, yazıları, fotoÄŸrafları ve desteklerini esirgemeyen yayın kurulumuza, yazarlarımıza ve bizimle birlikte bu derginin Adana’ya kazandırılmasında emeÄŸi geçen herkese teÅŸekkürler.

 

 




Sayı 15 (Temmuz - Ağustos) 2013

Bu yazı 5704 defa okundu.