Bossa Fabrikasının Kurucusu Bosnalı Salih Efendi
O zamanlar Kayseri’den gelmiş, girişimci ve
kente yatırım yapmak isteyen Sabancı Ailesi ile Salih Efendi’nin fikirleri uyuşur ve kentin talihi o
dönemden itibaren değişmeye başlar.
Bir yaşama neler sığar?
Milyar yıllık yaşama sahip dünyada insan ömrü dünyayı nasıl etkileyebilir? Belki de şu anda bilimin üzerinde çalıştığı ölümsüzlük, bir müddet sonra mümkün olabilecek, bedeni öldürmeyeceğiz. Ancak ya içindeki ruhun, nesillere aktarılması? Sanırım insan önce kendisini değiştirir; sonra yaşadığı şehri. Belki de dünyayı değiştirmek önce yaşadığın şehri değiştirmek ile mümkündür.
Bizim hikayemiz bunu
gerçekleştirmiş bir kişiye ait.
Bosnalı Salih Efendi...
İlk İkamet Yeri Olan Tarsus
Bosna Hersek’in Mostar kentinde 1865 yılında dünyaya gelir Bosnalı Salih Efendi. Doğduğu şehirde de Mimar Sinan’ın öğrencisi Mimar Hayreddin tarafından 1566 yılında yapılan bir köprü var, bizim Taşköprü misali. O dönemde Balkanlarda yaşanan gergin ortam sebebiyle Bosnalı ve ailesi tüm mal varlığını satıp Türkiye’ye göç ettiler. Tarih kitaplarında anlatılanlar kadarıyla deniz yoluyla ilk önce Mısır’ın İskenderiye kentine, ardından da İsrail’in Hayfa kentine uğradıktan sonra Türkiye topraklarında Mersin Limanına inen Salih Efendi’nin yanında iki kardeşi ve annesi bulunuyordu. İlk ikamet yerleri ise o zamanlar Adana’nın bir ilçesi olan Tarsus’tu.
Bosna’nın “bos”u, Sabancı’nın “sa”sı alınarak fabrikanın ismine “Bossa” adı verilmiş.
Sabancı ve Bosnalı Salih Ortaklığı
Girişimci ve yenilikçi tarzı ile hemen bölgede kendini gösteren Salih Efendi, mal varlığını satıp elde ettiği bütçesi ile burada bir un fabrikası kurar. Şanssızlık odur ki o yıllarda yaşanan sel felaketlerinin birinde bu fabrikayi kaybederler. Kader onu yavaş yavaş Adana’ya doğru çekmektedir. Ziyaret ettiği Adana’da bereketli ve verimli toprakları gören Salih Efendi, bu ziyaret sonrası Adana’ya taşınmaya karar verir. Zamanla bütçesini toplayan Salih Efendi Adana’nın Karşıyaka bölgesinde ovanın kesişen yolları üzerinde bulunan, Taşköprü civarında o zamanlar pahalı olmayan arsalar alır. Belki de köprü nedeniyle doğduğu kenti Adana’ya benzetir; kim bilir? Bu bölgede un satar, fırın açar ve taşımacılık işiyle uğraşır ve bugün Hiltonsa Oteli’nin kurulduğu yerde bulunan un fabrikasını kurar. Kader onu o dönemin önemli işadamlarından Sabancı ailesiyle tanıştırır. O zamanlar Sabancı ailesi Kayseri’den gelmiş girişimci ve kente yatırım yapmak isteyen bir aile. Salih Efendi ile fikirler uyuşur ve kentin talihi o dönemden itibaren değişmeye başlar.
Bossa’nın “Sa”sı Sabancı’dan, “Bos”u ise Bosnalı’dan
Bosna’nın “bos”u, Sabancı’nın “sa”sı alınarak fabrikanın ismine “Bossa” adı verirlir. Benim annem de dahil, o dönemde binlerce insanın ekmek kapısı olan fabrikalar şehri Adana’nın temeli, girişimci iki ailenin ortaklığıyla atılır. Bosnalı Salih Efendi şehri değiştirmeyi kafasına koymuştur. Adına yaptırdığı Bosnalı Salih Efendi Cami’nin yanı sıra iki de mescit yaptırmıştır ve vakıf kurularak daha sonra işletmesi de Vakıflar İdaresine verilmiştir. Fabrika kurmak ya da binlerce insana iş olanakları vermekle de yetinmez Salih Efendi. O dönemde Adana’da *trahom denilen göz hastalığı ortaya çıkmıştır, kentin maddi durumu da pek parlak değildir. Abidinpaşa’da bugün Çapar Eczanesi’nin bulunduğu yerde dispanser açtırır. İstanbul’dan özel doktorlar getirtir. Senelerce trahom hastalığı ile kentte mücadele yapılmasına katkı sağlar.
Daha sonra Yüregir’deki Memleket (Devlet) Hastanesinde göz kliniği açtıran Salih Efendi yıllarca buranın finansmanını da sağlar. Ayrıca 1902 yılında ilk defa Mustafa Gülek tarafından açılan Adana’nın ilk Türk Eczanesi olan Gülek Eczanesi’nin kente kazandırılmasında da büyük katkılar sağlamıştır.
Salih Efendi’nin konağı ise Ulus Caddesi üzerinde olup, Tasköprü’yü görür. 1889 yılında kendisine malikhane olarak yaptırmıştır. 2009 yılında işadamı Halil Avcı tarafından restore ettirilmiş ve turizme kazandırılmıştır. Adana’nın geçmişte sahip olduğu panoramayı yaşatması bakımından da önemli bir projedir. Yaşadığı dönemde yaptığı katkılarla tanınan Salih Efendi ölümünün üzerinden 67 yıl geçmesine rağmen vefalı kentlilerin hâlâ gönlünde yaşamaktadır.
*Trahom: Korneayı ve gözkapaklarını saran, bir çeşit göz hastalığıdır. Gözde kesecikler ve bir kornea yastıkçığının oluşmasına sebep olur.
Bosnalı Konağı, 2009’da işadamı Halil Avcı tarafından restore edilerek Adana Turizmine kazandırılmıştır.