Soruyorlar bazen bana sen Karagöz olsaydın bu günkü dünyaya nasıl bakarsın?

El-Cevap: Başlarım Dünyanızdan ha!

Dünyaya Karagöz gibi bakamam. Öyle bakarsam küfürbaz olur çıkarım. Zira dünya tamamen çıkarlar üzerine oturtuldu. Ebeveynler ve evlatlar bile bir çıkar yumağının içinde yaşıyor. Kimse bir çıkarı olmadan bir başkasına yardım etmek istemiyor.

Halk hiçbir şeyle ilgilenmiyor. Ne bir STK da ne bir siyasi partide, ne de bir sendikada varlar. Birileri onların adına konuşuyor, onlar uzaktan izliyor.
Beleş Tiyatro davetiyesi veriyorlar eline cebinden para gitmiyor diye o da tiyatroya gitmiyor. Gidersede alkış yerine kendini maçta zannedip ıslıkla beğenisini gösteriyor.Soruyoruz açılan kursa gelen kişiye; Tiyatroyu seviyor musun diye “ölürüm tiyatro için” diyor. En son hangi tiyatroyu seyrettin diye soruyoruz “Zamanım yoktu gidemedim diyor. Gözüme baka baka yalan söylüyor.

Siyasi partilere gelince; bir takım tüccarlar eline geçirmiş, çıkar ilişkileri ve bağlantıları ile ilgileniyorlar. Halk adına da bol bol osss… neyse konuşuyorlar. Bol bol değil Boş, Boş konuşuyorlar. Mecliste halk adına kavga ediyormuş gibi yapıyorlar ama çıkarları onları mutlaka bir arada tutuyor. Sadece Ellerini indirip Kaldırıyorlar.

İçlerinde hiç mi dürüst yok diyeceksin; varsa da o d….k  yani o dürüstler nasılsa hala o çatı altında ellerini kaldırıp indiriyorlar.

Yakın Tarihlerde yerel yönetim seçimleri var.Bu yöneticileri  halk mı seçiyor zannediyorsunuz. Gülerim! Bakın şimdiden her partiden aday adaylarının afişleri kapladı ortalığı. Tanıdık tanımadık. Bir müddet sonra birçoğu kaybolacak ortalıktan. Kalan bir iki tanesinden birini de aday olarak genel başkan veya MKYK da etkin birileri seçecek. O bir sürü aday adaylarına ne mi oldu? Hepsi aldı alacağını çekildi aday adaylığından. Size de aday gösterileni seçmek kaldı. Programı ne olursa olsun partinizin o adayına basacaksınız mühürü. Hani Karagöz’ü aday gösterseler ona bile verirsiniz oyunuzu. Ama kimse Karagözü aday göstermez. Cahilin teki derler.  Oysa Hacivat Aday adayı olsa, onun için adaylık cepte keklik. okumuş, hali vakti yerinde, güzel konuşur. Sizde gider oyunuzu ona verirsiniz.

Karagöz olmakta Mahmut Hazım olmakta zor bu dünyada.

Hacivatlar öylesine gasp etmiş ki dünyayı, Karagöz-Hacivat olan bu geleneksel sanatın adını bile Hacivat-Karagöz olarak değiştirdiler.

AVM lerde bazı kendini bilmezler üzerlerine geçirdikleri derme çatma giysilerle birkaç kuruş para kazanmak için bu somut olmayan kültür mirasımızı soytarı gibi kullanıyorlar. Soytarının Türkçe sözlük anlamı: söz ve davranışlarıyla halkı güldürüp eğlendiren kimse, maskara. hileci, yaltakçı kimse, kaşmer. padişah, kral ve prensleri eğlendiren şaklaban. Hiç Karagöz – Hacivat ile bağdaşıyor mu?

Oysa UNIMA(Uluslar arası kukla birliği)bu geleneksel sanatımızı UNESCO ya Somut olmayan kültür mirası olarak tescil ettirene kadar neler çekti. Bu demektir ki onları gelenekse ama geliştirilerek saklamayı sürdürmek üzere bir söz verdik demektir.
Bir efsane vardır; Karagöz ile Hacivat bir cami inşaatında çalışırken ,şakalarıyla inşaatı geciktirdikleri için idam edilmişler.Hadi canım.Şeyh Küşteri den beri nice hayaliler(Karagöz oynatıcılarına verilen isim)idam edildi. Bu güne kadar ne zorluklarla yaşatmaya çalıştılar Karagöz ile Hacivatı perdede. Ama bu gün onları eğlencelik, çocuk oyunu ve soytarı ettiler. Sadece Ramazan ayının bir eğlencesi olsun isteniyor. Karagözün karakterini kötü, Hacivat’ınkini ise dürüst göstermeye çalışıyor günümüz Hacivatları.

Allahlarından bulsunlar!