Sağlıkta Bir Dünya Kenti Adana
Adana’da saÄŸlıkta güzel ÅŸeyler oluyor. BaÅŸarılı doktorlar ufku açık yöneticilerle birlikte çalışarak gerçekten dünyada önde gelen standartlarda hizmet veren saÄŸlık birimlerini oluÅŸturuyorlar. Yurt dışından hasta kabul ediliyor. Kentimizin baÅŸarılarını duyurmayı ilke edinmiÅŸ dergimiz de sizlere bazı örnekler sunarak baÅŸarıların artmasına katkı saÄŸlamak istedi.
ADANA’DA KEMÄ°K Ä°LİĞİ NAKÄ°L MERKEZÄ°
BaÅŸkent Üniversitesi Tıp Fakültesi Adana Uygulama ve AraÅŸtırma Merkezi EriÅŸkin Hematoloji (Kan hastalıkları) Bölümü kemik iliÄŸi nakli konusunda klinik, hücre toplama ünitesi ve hücre iÅŸleme ünitesi olarak Dünya standartlarında saÄŸlık hizmeti veriyor. Türkiye’de bir ilk olarak Amerika ve Avrupa’da önemli bir kalite standardı olan (FACT- JACIE) Akreditasyon Belgesi alan hastanede poliklinik hizmetleri ve yataklı tedavi bölümünde kan hastalıklarının tedavisi yanında, kemik iliÄŸi nakli ve bazı kök hücre tedavileri de baÅŸarılı bir ÅŸekilde uygulanıyor. Kan hastalıklarının bir kısmının ölümcül olduÄŸunu ve bu hastalıkların bölgemizde sık görüldüÄŸünü düÅŸünürseniz, bu ünite hayati bir öneme sahip.
Avrupa’da toplam akredite olan hastane sayısı 112, ful akredite olanların sayısı ise 50 civarında. Türkiye’de tek ful akredite olan hastane ise Adanamız’daki BaÅŸkent Üniversitesi Hastanesi…
Bölüm BaÅŸkanı Prof. Dr. Hakan ÖZDOÄžU’dan bu konuda bilgi aldık;
AltınÅŸehir Adana: Bölgemizdeki kan hastalıkları ve Hematoloji Bölümü’nüz hakkında bilgi verebilir misiniz?
Prof. Dr. Hakan ÖZDOÄžU: Çukurova, Akdeniz Anemisi gibi bazı kalıtsal kan hastalıklarının Türkiye’de en yoÄŸun olarak bulunduÄŸu bölgedir. Ayrıca bölgemiz sıcak iklim nedeniyle diÄŸer bazı kan hastalıklarını yoÄŸun yaşıyor. Çok hızlı geliÅŸen Hematoloji bilim dalımız ayda 2000 poli- klinik hastasına hizmet verebilirken 50 hasta yatışını da saÄŸlayabiliyor. 2004 yılından beri üst düzey bir araÅŸtırma laboratuarıyla hizmet veren eriÅŸkin kemik iliÄŸi nakil merkezimizde, 200’ün üzerinde kemik iliÄŸi nakli gerçekleÅŸtirilmiÅŸtir. Çok iyi bir fiziksel ve teknik alt yapı ile nitelikli bilgi gücü gerektiren kemik iligi naklini yılda 50’den fazla hastada gerçekleÅŸtirdiÄŸimizi gururla söyleyebilirim. Gurur duyduÄŸumuz son bir geliÅŸme ise 10 Ocak 2012’de Türkiye’de ilk olarak aldığımız (FACT-JACIE) Kalite Akreditasyonu’dur.
İşimizi İyi Yaptığımızın Belgesi
A.A.: Bu belge ne anlam taşıyor?
H.Ö.: Ä°ÅŸimizi iyi yaptığımızı gösteriyor. Amaç yüksek standartları yakalamaktır. FACT Amerika, JACIE ise Avrupa standartıdır. Åžimdi ikisi birleÅŸerek dünya standartlarında yapılan hizmeti belgelemekte. Kemik iliÄŸi naklini gerçekleÅŸtirmek için üç ana öÄŸe vardır. Birincisi klinik, ikincisi hücre toplama ünitesi, üçüncüsü ise hücre iÅŸleme ünitesidir. Merkezimiz üçünü de alarak ful akreditasyon almıştır. Avrupa’da toplam akredite olan sayısı 112, ful akredite sayısı 50 civarındadır.
A.A.: Kemik iliği nakli ile ilgili kısa bilgi verebilir misiniz?
H.Ö.: Kemik Ä°liÄŸi nakli ağırlıklı olarak kötü huylu kan hastalıkları ve bazı tümörlerde uygulanan bir tedavi yöntemi. Ayrıca bağışıklıkla ilgili hastalıklar, kalıtsal ve metabolik hastalıkları da kapsayan çok geniÅŸ bir yelpazede uygulanabiliyor.
Dünya Standartlarında Hizmet...
A.A.: Adana saÄŸlıkta dünyaya açılıyor, gelecek için neler öngörüyorsunuz?
H.Ö.: Evet ÅŸu anda dünya merkeziyiz diyoruz. Belki ülke olarak AB’ye giremedik ama biz BaÅŸkent Adana Hastanesi Hematoloji Bölümü olarak girmiÅŸ durumdayız. Ülkemizde ve bölgemizde Dünya standartlarında hizmet veriyoruz artık. Türk tıbbı çok iyi bir yerde ve ülkemiz bu konuda çok ÅŸanslı. Bu tedaviler tüm dünyada çok pahalı, maliyeti çok, yüksek teknoloji gerektiriyor. Bölgemizdeki insanlar ise ÅŸanslı, devlet bu uygulamanın masrafını karşılıyor, hastalar ödeme yapmıyor. Hiçbir komÅŸu ülkede bu standartlarda ilik nakil merkezi yok. Dolayısıyla konuyla ilgili hastalar Türkiye’den ve komÅŸulardan Adana’ya geliyor. Ayrıca merkezimizin bu kök hücrelerin toplanması, gönderilmesi ve transferinde de rolü var. Bu ülkemizin tanıtımı açısından da çok önem taşıyor.
BOYUNUZU 12 cm uzatabiliriz...
Adana’da saÄŸlık alanındaki baÅŸarıya vereceÄŸimiz bir baÅŸka örnek “Ä°lizarov” denilen yöntemdir. Ortopedik bu yöntem Türkiye’de ilk kez Adana’da uygulanmaya baÅŸlandı ve kentimizde verilen eÄŸitimlerle ülkeye yayıldı. Konuyla ilgili olarak Ortopedia Hastanesi hekimlerinden Prof. Dr. Mahir GülÅŸen ile görüÅŸtük;
AltınÅŸehir Adana: “Ä°lizarov Cerrahisi” nedir?
Prof. Dr. Mahir GülÅŸen: “Ä°lizarov” Sibirya’da yaÅŸayan bir Rus hekimin 1950’li yıllarda geliÅŸtirdiÄŸi bir yöntem. Bu yöntemde kemiÄŸe dışarıdan teller ve çiviler takılarak bir çember ÅŸeklindeki bir alet baÄŸlanıyor. Sonra bu teller ve halkalar vasıtasıyla kemiÄŸin boyu tedrici olarak uzatılıyor veya bazen kısaltılıyor ya da eÄŸiklik gideriliyor. Bir kemiÄŸin orijinal boyu %25 ile %30 kadar uzatılabiliyor.
Türkiye’de Ä°lizarov’un BaÅŸladığı Yer; Adana...
A.A.: “Ä°lizarov Cerrahisi” Türkiye’de ne zamandan beri yapılıyor?
M.G.: Ben 1996’da Amerika’ya gittiÄŸimde “Ä°lizarov Cerrahisi”nin Amerika’daki 10. yılını kutluyorlardı. Bizim ülkemize rutin olarak kullanılması ve kursları 1996 yılında baÅŸladı. Bu yöntemin Türkiye’deki ilk uygulayıcılarındanız. Türkiye’deki ortopedistlere yılda en az bir kere kurs düzenliyoruz. Åžu ana kadar 2000’in üzerinde ortopedist bu kursa katıldı ve sertifika aldı. Ä°lizarov cerrahisinin Türkiye’de kurumsal olarak tanınması, kurucu baÅŸkanı olduÄŸum Ä°lizarov Tedavisi DerneÄŸi’nin kurulmasıyla oldu. Dünya Ä°lizarov Cerrahi Kongresi’ni 2004 yılında Türkiye’de yaptık, kongrenin baÅŸkanıydım. Türkiye’de Ä°lizarov yönteminin baÅŸladığı yer ve eÄŸitimin verildiÄŸi yer Adana’dır. Bu konuda eÄŸitim görmek isteyenlere önce Adana’daki kursa katılmaları öneriliyor.
“2000’in üzerinde ortopediste sertifika verdik...”
Estetik Amaçlı Boy Uzatma...
AA: “Ä°lizarov Cerrahisi”nden hangi hastalar fayda görür?
M.G.: Bu yöntem birçok tedaviye raÄŸmen kaynamamış kırıklar, yanlış kaynamış kırıklar veya iltihap kapmış kırıkların tedavisinde kullanılıyor. Boy kısalıklarının tedavileri baÅŸarılı bir ÅŸekilde yapılabiliyor. Kısa olan bacak ve kolların uzatılmasında, eÄŸik kalmış bacak ve kolların düzeltilmesinde kullanılıyor. Böylece bacağının birinin kısalığı nedeniyle topallayan insanlar veya cüceler tedavi edilebiliyor.
A.A.: Bu yöntem estetik amaçlı da kullanılabilir mi?
M.G.: SaÄŸlam insanlara estetik amaçlı bunu yapmanın doÄŸru olmadığını düÅŸünüyoruz. SaÄŸlam derken sadece boy kısalığı var ve boy 155-160 cm. Psikolojik analiz sonrasında gerçekten çok önemli olduÄŸu psikiyatr veya psikolog raporlarıyla ispatlanırsa o zaman yapabiliriz. Boyu 120-130 cm hastalara ise yapıyoruz. Genelde hastaların boyunu 145 cm veya 150 cm nin üzerine çıkarmaya çalışıyoruz. Çünkü bütün dünyada ve Türkiye’de standart bu. 145 cm olduÄŸu zaman asansör düÄŸmesine basabiliyor, elektrik lambasını açabiliyor. Bu nedenle cücelerde boy uzatmasını yapıyoruz. Ama bu bile tartışılıyor.
ADANA KANSER TEDAVÄ° MERKEZÄ° OLUYOR
Bölgemizdeki hastanelerde, günümüzün en korkulan hastalıklarından kanserlerin tedavisi için çok önemli atılımlar yapılıyor. Adana bir kanser tedavi merkezi haline geliyor. Acıbadem Hastanesi de bu konuda atılım yapan hastanelerden. Kanser tedavisi konusunu da Acıbadem Hastanesi doktorlarıyla konuÅŸtuk.
AltınÅŸehir Adana: Ürolojik kanserler hakkında neler söylemek istersiniz?
Prof. Dr. Bülent Soyupak: Dünyada en sık görünen ürolojik kanser türü prostat kanseridir. Ama ölüm oranı yüksek olan bir kanser deÄŸildir. Prostat kanseri hastası ortalama 8 yıl yaşıyor. 8 hastadan da sadece bir tanesi prostat kanserinden ölüyor. Prostat kanserinde erken tanı çok önemli. Bu testler artık bölgemizde yaygın yapılmakta. Sadece tanı yöntemleri deÄŸil, her türlü modern tedavi yöntemleri kentimizde bulunmakta. Mesane kanseri de bu bölgede çok sık görülüyor. Bunun da tek sebebi ağır sigara içiciliÄŸi. Belli bir yaşın üstündeki kiÅŸilerin, özellikle sigara içenlerin idrarlarından kan gelmesi mesane kanserini aklımıza getirmeli ve aksi ispat edilinceye dek üzerine gidilmeli. Her türlü tedavisini dünyada ne yapılıyorsa bizim hastanemizde de yapıyoruz Aynı ÅŸekilde böbrek ve testis tümörleri için de dünyadaki bütün olanaklar Adana’ya getirilmiÅŸ.
Kadınlarda En Sık Görülen Kanser Meme Kanseri...
A.A.: Meme kanseri hakkında da sizden bilgi alalım?
Prof. Dr. Orhan Demircan: Meme kanseri kadınlarda en sık görülen kanser. Bizler bu bölgede dünyada yapılan düzeyde çaÄŸdaÅŸ bir meme cerrahisi uyguluyoruz. Adana artık bu konuda önemli bir merkez. Acıbadem Hastanesi’nde Amerika merkezlerindekine benzer altyapı ve donanıma sahibiz.
A.A.: Meme kanseri tedavi edilebilir bir hastalık mıdır?
Prof. Dr. O.D.: Mevcut kullanılan tedavi yöntemleri ve teknolojiyle birlikte günümüzde, geçmiÅŸte kadınların ölüm nedenleri arasında birinci sırada olan meme kanseri ikinci sıraya düÅŸmüÅŸtür. Kanser sayısı artmasına raÄŸmen ölüm oranında oldukça düÅŸüÅŸ olmaktadır. Meme kanseri özellikle erken evre meme kanserinde yaklaşık %80 veya 90 iyileÅŸme söz konusu. Günümüzde meme kanseriyle yaÅŸayan milyonlarca insan var. SöylediÄŸim gibi gerçekten de yaÅŸam kaliteleri son derecede iyi.
Yurtdışından Gelen Hastalarda Artış Var...
A.A.: Siz de jinekolojik onkoloji ile ilgileniyorsunuz.
Prof. Dr. Mehmet Ali Vardar: Jinekolojik onkoloji adına baktığınız zaman, onkoloji iÅŸi bir ekip iÅŸi; tek başınıza çok donanımlı olmanız yetmiyor.
Acıbadem Hastanesi’nde hastaların kemoterapilerinin verildiÄŸi Ä°yi bir tıbbi onkoloji merkezi ve iyi bir radyoterapi merkezi var. Jinekolojik onkolojide yıllardan beri yapılan klasik açık ameliyatlar veya daha sonra geliÅŸen laparoskopik cerrahi zaten en iyi ÅŸekilde uygulanıyordu. Üzerine bir de robot cerrahisi gelince hastanemiz dünya standartlarında bir kanser tedavi merkezi oldu. Tabîki onkolojik hastalıkların erken tanısı için gerekli tetkik yöntemlerinin de artık Adana’da en geliÅŸmiÅŸ ÅŸekliyle var olduÄŸunu unutmayalım.
A.A.: Bu durumda yurtdışından da hasta geliyor olmalı?
Prof. Dr. M.A.V.: Yurt dışı hastalarımız üç guruptan oluÅŸuyor diyebilirim. Birincisi Ä°ncirlik üssündeki Amerikalılar’ın oluÅŸturduÄŸu hastalar. Ayrıca K.Irak’tan gelen hastalar var. Orada dokunulmayan büyük kanser vakalarını biz burada tedavi ediyoruz. Bir de son zamanlarda Ä°ran hükümetiyle yapılan anlaÅŸma gereÄŸi guruplar halinde hastalar geliyor.
Onkolojik Cerrahi Multidisipliner Bir Yaklaşımdır...
A.A.: Kanser cerrahisi hakkında siz neler söylemek istersiniz?
Prof. Dr. Özgür YaÄŸmur: Åžimdi konu onkolojik cerrahi olunca tabî bu multidisipliner bir yaklaşımdır. Biz burada gerçekten iyi iÅŸleyen bir tümör konseyi olgusunu geliÅŸtirdik. Bu hastaneye giren her kanser hastası ya da kanser tanısı alan her hasta o konseyde tartışılır, konuÅŸulur. Çünkü siz dünyanın en iyi cerrahisini de yapsanız hastanın sonraki tedavisinde aksamalar olursa bundan hasta zarar görür.
Bu hastaneye giren her kanser hastası, konuyla ilgili tüm doktorlarımızın içinde olduÄŸu bir konseyde tartışılır, konuÅŸulur.
Avrupa’daki hizmetin aynısını Avrupalı, Adana’dan alabilir.
Dolayısıyla radyoloji, radyoterapi, onkoloji tüm branÅŸların katılımıyla ortak akılla tüm hastaları deÄŸerlendiriyoruz. Hekim olarak sorumluluÄŸumuzu da paylaşıyoruz. Bu, dünya standartında bir çalışma anlayışıdır.
A.A.: Madem bu kadar iyiyiz, il dışından da hasta geliyor mu?
Prof. Dr. Ö.Y.: Tüm çevre illerden hastalar geliyor. Ä°ngiliz bile geliyor. Ä°ngiliz hasta ile konuÅŸtuÄŸumda, yaptığım majör cerrahî giriÅŸim yurt dışında çok ciddi rakamlar tuttuÄŸu için orada olamayıp Türkiye’yi tercih ettiÄŸini öÄŸrendim. Özellikle güney komÅŸularımızla ilgili çalışmalar var. Tabiîki bizdeki hizmet hem kaliteli hem de diÄŸerlerine oranla fiyatı daha uygun. Dünyanın iyi üniversitelerine gittim orada da çok iyileri var ama çok iyi olmayanları da var. Avrupa’daki hizmetin aynısını Avrupalı Adana’dan alabilir.
ADANA’YA YENÄ° TIP FAKÜLTESÄ°
Bu birkaç örneÄŸin dışında Adana’nın saÄŸlıkla ilgili öncü baÅŸka alanları da bulunuyor. ÖrneÄŸin bugünlerde açılmasını beklediÄŸimiz Estetik Plastik Hastanesinin Yanık Ünitesi tüm ülkeye hatta dünyaya hizmet edecek örnek bir ünite olacak. Hasta istatistiklerine bakınca Adana’da tedavi edilen hastaların yarıdan fazlasının il dışından geldiÄŸini görüyoruz. Bazı özel hastanelerde ise yurt dışı kaynaklı hastalar % 10 lara kadar ulaşıyor. OrtadoÄŸu ülkeleri, Azerbaycan ve Kıbrıs bunların başında geliyor.
SaÄŸlıkta standartların yükselmesiyle bu potansiyel geniÅŸliyor. Adana valisi çok yakında Adana’da 3 tıp fakültesi olacağı haberini veriyor. Ayrıca saÄŸlık turizminin geliÅŸmesi için gerekli diÄŸer altyapıların, örneÄŸin ulaşım ve konaklama imkânlarının da geliÅŸtiÄŸini görüyoruz. Ama hâlâ eksiklikler bulunmakta. Özellikle kentimize yurtiçi ve yurtdışı deÄŸiÅŸik ÅŸehirlerden direk uçuÅŸların olması gerektiÄŸi açık.
O halde bu eksiklikleri el birliğiyle kaldırmalıyız ki Adana bir sağlık merkezi olsun.
Biz bu günlerin uzakta olmadığını düÅŸünüyoruz.
Zafer Koç
Diğer Yazıları
Tüm Yazıları