ŞİİR DAMLASI; BEYAZ YAS

Her defasında belirttiğim gibi, keşke ülkemizde ve yaşadığımız coğrafyada güzel şeyler olsa da onun sevincini, coşkusunu yansıtan dizeleri aktarabilsem sizlere. Ama her ne olursa olsun yaşamdan, insandan, sevgiden, barış ve kardeşlikten yana UMUD’ u kesmemek gerekiyor biliyorum…. Ve biliyorum ki, bir gün daha keyifli, coşkulu, sevecen dizeleri paylaşacağız ve sesimizin çıktığınca gür ve hür bir şekilde söyleyeceğiz şarkılarımızı sevgili dostlar. Umut etmenin de bir bedeli var elbette ve tüm insanlık bu bedeli ödüyor işte….

 

BEYAZ YAS

Sabahın ilk ışıkları düşerken

                Seyhan’ın yeşil suyuna,

küçük bir rüzgar yalıyor alnını.

Beyaz gelinliğini kuşanmış

            bir kayısı ağacının altındasın,

konfeti gibi düşüyor

                     başına çiçekler

ve

bir kırlangıcın

       mavi kanadı çarpıyor

                            kirpiklerine

                         - ağlıyorsun ! –

 

Hangi dizeler,

Hangi ezgiler dindirir

                      Genç bir ölümün acısını…

Öylesine hızlı akan bir deli ırmak ki

                                                yaşam;

kardeşinin yasını bile tutamıyorsun.

Tutunamıyorsun

bir

salkım söğüdün suya değen

                                      dalına.

Bütün hüzünlerinden sıyrıl

            bütün öfkeni bırak şimdi

-          bir demli çayın efkârında -

aklına gelen ilk şarkıyı

                      ıslıkla çal usulca

                      - incinmesin sakın çiğ taneleri -

Bütün ‘’ihanetlerini’’

             ‘’keşkelerini’’

              ‘’eğerlerini’’

velhasıl

bütün ‘’günahlarını’’

            ‘’pişmanlıklarını’’ sessizce göm

                                            bir ergûvan’ın altına….

 

Ve

kalk ayağa

ovuştur gözlerini

            güzelce gerin

                           yeni doğan güne karşı.

Yürü şimdi

         yorgun şehrin

                      nemli sabahına

                       - yüreğin

                        bir deli umuda yolcudur

                                                         yine -

 

 

Metin Bahçivan     /     Mart 2010 - Adana




Sayı 31 (Mart - Nisan 2016)

Bu yazı 4818 defa okundu.