UYUMAYAN KENT; ADANA

Varlığı 8 bin yıla dayanan ve en az 4 bin yıldır ismi ve yeri değişmeden dimdik ayakta duran, dünyanın en eski kentlerinden biridir Adana. Bu kadar uzun ve güçlü duruşunun arkasında şüphesiz bereket fışkıran toprağı ve yaşamı kolaylaştıran doğası enfoto1 büyük paya sahiptir.

Tarih içinde o kadar çok medeniyete ev sahipliği yapmıştır ki bu kent, binlerce yıldır çeşit çeşit kültürlerle yoğrularak gerçek anlamda bir mozaik oluşturmuştur. Bu yüzdendir kentin çok sesliliği ve sanatın her alanında ülkenin lokomotifi olması.

Bu kültürel mozaik tarih içinde eriyip gitmemiştir ayrıca; Cumhuriyet'in ilk yıllarında, ülke yeni sanayileşirken kurulan fabrika ve işyerleri, ama en önemlisi bereketli tarlalarından fışkıran beyaz altını, yani pamuğu sebebiyle ülkenin dört tarafından göç almıştır ve halen de almaya devam etmektedir. Hatta bu göç o denli yoğundur ki kentte öz Adanalı sayısı oldukça düşüktür.

Sosyo ekonomik olarak daha düşük seviyede kitlelerin göçüne maruz kalmasına rağmen kentin kültürel ve aydınlık yapısı tuhaf bir şekilde direniş göstermeyi başarmıştır. Bu kadar geniş bir mozaikte, bu kalabalık nüfus, tüm ırksal ve dinsel değerlerini birbiriyle harmanlamayı başarmış, birbirlerinin çizgilerine saygı duyarak barış içinde yaşamayı becerebilmişlerdir. Her ne kadar medyada sadece adliye kavgalarıyla anılsa da bunlar son derece münferit ve kent gerçeğini yansıtmayan görüntülerdir.

 

Değişen Sisteme Rağmen Mahalle Baskısından En Az Etkilenen Kent

 

foto2

Adana, bugüne dek “mahalle baskısı”ndan en az etkilenen şehirdir mesela. Değişen sisteme karşı bu duruşunu başarıyla korumaktadır. Örneğin Ramazan ayında hemen tüm restoranlar hizmet vermeye devam ederler. Her ne kadar oruç tutmayanlar, tutanlara saygı sebebiyle dikkat etseler de sokakta dahi yiyip içen kimse rahatsız edilmez. Hatta içkili lokantalar bile doludur Ramazan’da. Çünkü sadece doğası ve sanatıyla değil, yiyecek kültürü ile de önemli bir yeri vardır bu kentin. Dünyaca ünlü Adana Kebap ve sıralamakla bitiremeyeceğim envai çeşit lezzet…

 

Ülkenin En Güvenli Kentlerinden Biri

 

Adana’nın misafirleri sadece çalışmak için göç edenler değiller elbette. Üçüncüsü de kurulmakta olan Üniversiteleri sayesinde binlerce öğrenciye de ev sahipliği yapmakta bu topraklar. Yani yoğun bir genç nüfus gezer sokaklarında. Hem de büyük bir keyifle, ama en önemlisi huzurla… Çünkü Adana günün her saati güvenlidir ufak tefek arızalar dışında. Muhakkak ki kent merkezinden uzaklaşıp varoşlara yönelmek, gece için tedirginlik verebilir, ama unutmayın ki bu Adana’ya özgü bir durum değildir, dünyanın her yerinde böyledir. Mesela gece vakti Paris’deki meşhur Champ Elysse’nin arka sokaklarına kim girmeye cesaret edebilir? Dünyanın en büyük metropollerinden Rio’ya giderseniz, tur rehberinizce gece gezmemeniz için sıkı sıkı tembihlenirsiniz.

 

7/24 Kıpır Kıpır Adana

 

foto3a


Dediğim gibi gerek sanatseverliği gerekse yiyecek kültürü sebebiyle Adana geceleri hep hareketlidir. 24 saat açık kebapçıları, serpme börekçileri ve meşhur işkembe salonları ile hiç aç kalmazsınız burada. Eskiden kalan “pavyon” geleneği artık çok küçük yer tutmakta kentte. Çünkü gittikçe gençleşen, dinamik nüfusu sebebiyle eğlence mekanları artık cafeler ve barlardan oluşmakta. Hem de her türlü zevke hitap eden, yüzlerce mekanla. Ülkenin ünlü eğlence merkezlerinin franchiselarının yanı sıra türkü cafeleri, kültür ve sanat cafeleri, Latin dansları yapabileceğiniz kulüpler, pop, rock ve benzeri zevklere hitap eden barlar, canlı müziğin her türünü bulabileceğiniz onlarca farklı mekan, ülkenin tüm ünlü müzisyenlerini konuk eden salonlar ve mekanlarla neredeyse 7/24 cıvıl cıvıldır Adana. Özellikle Ziyapaşa Bulvarı ve Turgut Özal Bulvarı üzerine konuşlanan bu sayısız mekan her kesime ve her zevke uygun alternatif eğlenceler sunmakta. Hele ki hafta sonları neredeyse ağzına kadar dolu olan bu mekânlarda yer bulabilmek için biraz şansa bile ihtiyacınız var. Şinasi Efendi Caddesi’nde yeni oluşturulan “Barlar Sokağı” ise kente ve gece hayatına yepyeni bir soluk getirecek şüphesiz. Bunların yanı sıra tarihî Kazancılar’daki içkili lokantalar da, İstanbul’un meşhur Nevizade’si ve Çiçek Pasajı tadında eğlence anlayışıyla yaz-kış hizmet vermekte.

Özetle tam bir kültür mozaiği olan eski ama genç kentimiz Adana, ülkenin (ve hatta dünyanın) 24 saat hareketi bitmeyen, gündüzü olduğu kadar gecesiyle de kıpır kıpır, enerji dolu nadide kentlerinden biridir. Doğal ve tarihî güzelliklerine barış ve huzur dolu bir yer olmasını, özellikle kış mevsiminde ikliminin ve ekonomik yapısının yaşamı kolaylaştırcılığını, genel anlamda da fiyatlarının düşük oluşunu da eklersek Adana hem turistler için, hem de öğrenciler için tadına doyulmayacak bir cennet aslında. Tek dileğimiz bu özelliklerinin tüm ülkeye duyurulması, tanıtımının doğru yapılması ve kentimizin gerek turistik, gerekse sanayi olarak hak ettiği yere gelmesi. Umarım Adana’yı bizler kadar seven ve sahip çıkan başkaları da vardır yetki olarak bizden daha yukarılarda...




Sayı 13 (Mart - Nisan 2013)

Bu yazı 6158 defa okundu.